Allah Büyükdür Büyüklük Taslayanlari Sevmez (Kar©glanin 28.03.2014 Vaazi)

Allah Kebirdir, Büyükdür. Fakat Büyüklük Taslayanlari (Kibirlileri) Sevmez

(Kar©glanin 28.03.2014 Vaazi)

28 Mart 2014 Cuma

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ve Rabbeke fekebbir.

Sadakallahul aziym. Müddesir Suresi 3

Euzubillahimineşşeytanirracim
Bismillahirrahmenirrahim

Ve Sadece Rabini Taaziym et (Taaziym ve Büyüklük Yalnizca Allaha aittir)

Sadakallahul aziym. Müddesir Suresi 3

Allahümme salli ala Rasulunaa Muhammed.
Allahümme salli ala cemii Rasulullah ve cemii Nebiyyullah
Ve Sallu ala ve selamen melaiketül erbaa Cebrail,Mikail,israfil,Azrail.

Yolculugumuza başliyoruz.

Hakkal yakine ayak bastik ve hakkal yakin sayfamizin alt yapisini oluşturduk.

erişim adresimiz şimdilik

www.hakkalyakin.com

ve ilk adimlarimizi atiyoruz.

A harfinde oldugu gibi büyüdükce zirveye yükselen celal isminin

yani Allah isminin başindaki büyük A harfi gibi en büyük sayi birdir

yani eins veya one sayisidir veya vahid . neden cünkü 10 demek ontane 1

demek, 100 demek yüz tane 1 demek, eksi 10 demek, on tane eksi bir

demek. yine 1milyar demek, 1 milyar tene 1 demek. ve vahdeti vücüd olan

Allahdir, kebir olan odur yani, vahid odur,Allah birdir onun büyüklükde

eşi ortagi yokdur demek yani namazdan sonra okudugumuz tesbihatin

sonunda amin demeden müezzinlerin okudugu: La ilahe illalahu vahdehü la

şerike lehü, lehül mülkü velahül hamdü, vehüve ala külli şeyin kadir.

demek :Allahi Taaziym etmek demekdir ve vahid olanin Allah oldugunu

ikrar etmek yani kabul etmek ve ortagi olmadigina inanmak ve bütün

mülkün, ne var ise hepsinin sahibinin o oldugunu ikrar etmek ve onun

mülükünden bize ikram ettikleri için bütün hamd ve teşekkürlerin yine O

na oldugunu söylemek, ve onun nasil herşeye nüfüz ettigini ikrar ile

bütün güc ve kuvvetin ona ait olduguna tam teslimiyet ile iman etmek,

inanmak, kabul edip teslim olmak demekdir.

ve bizler 8 milyarda olsak o vahdeti vücüd olan Allaha geri

dönecegiz, bir ve bütün olan O iken, bizler O nun ruhundan koparip bize

verdiği cani taşiyanlariz. ve zaman tamam olunca, o verdiği cani geri

alcakdir ve onun birligine iman ettiysek, O ki, parcasi olan bizlere,

kendini tanima firsati verdi demekdir. ve bizler şayet onu bilebildik,

ve taniyabildikse ne mutlu bizlere. yani ciger hücreni cikarip dişari

koymak, ve sonra hadi bana bak, beni bil, beni ara bul geri bana dön

demek gibi, ve o hücre cigerdeyken, nerde oldugunu bilmez, amma dişari

cikip, bu vahdeti vücud bedeni, arayip bulunca, anlarki, benim gercek

sahibim o diye tanir ve bilir. işde iman demek o Bir ve Ekber olan Kebir

yani Allahüekber olan en büyük olan Allahu Tealaya bilmekdir. ölmek

yine ondan gelip ona geri dönmekdir. ve bizler onun bedenine dönünce yok

olmayiz, bilhassa, bir ve büyük olan Allahda yerimizi almiş oluruz. ve

nefahte ruhehu buyurmadimi cenabi mevla, yani kendi ruhundan üfledigini

söylemedimi. ve işde tarikatlarin yaptigi, o seyri sülük yolcugu, bundan

başka bir mana taşimaz. insana kendini yani o vahdeti vücudun parcasi

oldugumuzu, ve fakat ondan koptugumuzu, ve ona dönecek oldugumuzun

idrakine vardirmak için yapilan gayretten başkasi degildir. yani tarikat

hakikat marifet demekde budur. ve elinden dilinden marifet dökülmesi

demek, onu tanimiş olmak demekdir, ve onu taniyinca ve ona varinca ondan

isteyince, misal nasil ciger hücresi oksijen deyince isteyince ona onun

sahibi olan bir beden nefes alip ona oksijen yolluyorsa, susayinca,

susadim deyip su icip su gönderiyorsa, ve ona vahdeti vücuda varanida O

bilince, ve ondan isteyince ve istemesini bilince, O ona ihtiyaci olani,

ve onun için hayirli olani bilip, ona nasibi kadar gönderir. ve buna

yani bunu bilmeye marifet denilir.

ve hakkal yakin makamina cikan kimse öyle günde bin rekat namaz

ellibin zikir demek degildir.ve marifet odurki Allahi bilme hikmeti ile

yaşamakdir.

mesela ekmek yerken derki o kimse: onun ismi ile yerim yani

ekmekde onun ismidir ve onu yerim ekmegi yerim ve onun için yerim yani

beden kainati alemin haritasi ve bizler cenabi mevlanin suuretinde

halkolunduk ve bizler bedenimiz için yiyince onun için yemiş oluruz hem

kendimiz için hem onun için, hem onu, yani ekmegi ondan gayrisi yok ya,

hem onunla ellerimizle ve dişlerimizle.

yine cay kahve icen birisi onun ismi ile icmeye başlarim yani

kahve cay onlarda, odur, ondan gayri bir şey yokki, ve onu kahveyi

onunla yani kaşikla yani kaşikda odur kariştiririm, icine onu katarim

yani şekeri katarim ve onunla icerim yani bedenin elleri kollariyle agzi

dudagiyla ve bedenimizin istegi ve ihtiyaci için iceriz yani onun için

icerim demek ve her amelinde bu ahlak üzere yaşamk demek hakkal yakine

ayak bastigimizi gösterir.fakat burda sinir noktasi tehlikeli yer kibir

noktaasi olup büyklenmek kendini bir püoh zannetmek tehlikesi varidir.o

derken kendini Allah sanmak degildir o Bütün bedenlerin sahibi dir. sen

ben onun birer tecelliyat gahiyiz, sen gibi sekiz milyar daha var yani,

hemen kendini bir poh zannetme yani.yani tekabbür göstermek ve

kibirlenmek Allahu tealanin en sevmedigi ahlakdir.

bir yerden biri seslendi anlaki o sana seslendi ve onunla duyarim

ve onun emrine dogru yönelmek o söyleyenin istegine söyledigine dikkat

etmek, onun sözüne itaat olur. ve olurda olur vesvas olan şeytanda sana

seslenebilir, ve ve onun düşmanligi, sen hakkal yakine cikdin diye

bitmez, o yine şeytan ve düşmandir asi gelendir. Her Asi gelende, onun

yani şeytan aleyhillanenin safina gecmiş olur, ve cezaya ve kovulmaya

müstehak olur.

ve nitekim vücud denen cihaza gelen elmayi yedinse, elma Ona

ulaşdi demekdir, yani seyri sülükünde vahdeti vücudu buldu demekdir.

elma vahdeti vucudu buldukdan sonra, onu yersin ve artik onun yolculugu

hakkal yakin olarak o bedenin icinde devam etmeye başlar. ve hakkal

yakin demek işde vahdeti vucudun icindeki yolculukdur artik. ve kainatta

onun icidir, ve yine sen, evde, işde, onu bilerek hareket etmen, yine

vahdeti vucudun icindeki hareketlerini, usulune uygun yapmandir. her

yalniş yemen, yalniş icmen, yalnişlar yapman, bedenine zarar verirse,

işde kainatida bozar,senin yolcugunuda bozar. ve gecenki vaazimizda

yazdigimiz ayetteki, ve şeytan sizi dininizden edipde, havvayla ademi

cennetten attirdigi gibi, sizinde cennete geri dönmenize engel olmasin.

ayeti geregi her yalniş senin geri dönüş yolcuglunu erteleyip bozar, ve

sen yolu bulamazsan o bedendeki yerine ulaşamazsan, en sonunda, nitekim

beden cichazindan atilanlar bellidir ve onlar: büyük hacet, kücük abdest

suyu, ve tükrük,sümük , kulak boku,ter, ve hayiz kani, göz suyu ve

capak olmak üzere bedenden atilirlar. nitekim eger bizim vahdeti vucudu

bulup tanimamiz ve ona dogru yolculuk etmemiz demek cennete yolculuk ise

ve o bedendeki yerimizi cennetimiz olcak ise, o zaman eger cennete

ulaşamazsaniz, işde büyük hacet ve kücük abdest suyu olarak atilir ve

euzubillahimineşşeytanirracim demek işde cennetten kovulan şeytandan

Allaha siginirim demekdir. yani bedenden atilanlar, şeytana uymuş ve

cennetin yolunu kaybedip, cennetten atilanlar kovulanlar olmuş

olanlardir. ve necasetten Allaha siginmak demek tuvalet duasi, ile işde o

kovulmuş şeytandan, cennetten, kainati alemin haritasi insan bedeni, ve

onlarin hepsinin sahibi olan cenabi mevla, ve vahdeti vucuddan

atilanlar yani şeytan ve hizbidir. yani necaset ve mikroplar demekdir.

neden peygamber tuvalete girerken:

euzubillahiminerricsin necsel habaisişşeytanirracim dedide,

elhamdüyü girerken degilde cikinca okudu. işde vücüddan atilanlar

cennetten kovulanlar demekdir.

öyleki cennete ulaşsan Hava ile adem gibi cennette olsan, eger

ermemiş ve cennetin degerini bilecek kemalata ulaşmadiysan, Havva ile

Ademin cennetten kovuldugu gibi cennetten de tard olursun nitekim kafa

bölgesi, Adn cennetini temsil eder, ve kafadan atilanlar vardir tükrük,

burun boku, kulak boku, gözyaşi yani, kulaklarinla günah işledinse kulak

boku olur atilirsin, dilinle damaginla günah işledinse agizdan tükrük

blgm olursun atilirsin ve yine birileni üzdünse gözyaşi olur atilirsin,

kibirlendin ve nefsine uydunsa bu seferde burun boku olursun yani.

Rabbim Hakkal yakin yolculugumuzu mübarek etsin ve yerimizi

yurdumuzu bulmayi nasip etsin, ve Cennete nimet yurduna ulaşipda,

oradan, burda yedigimiz haltlar edebsizlikler yüzünden dünyaya tekrar

atilan sürgünler olmakdan muhafaza buyursun. şayet Cenneti Adn a

ulaşirsak elimize dilimize gözümüze sahip olmayi nasip etsin rabbim.

nimet yurdunu bulupda bedenin kafa kisminda atilanlar gibi

kaybedenlerden etmesin.

elfatiha maassalavat

Kar©glan

Başağaçlı Raşit Tunca

Schrems, 28.03.2013 Cuma

Original Kar © glan