![]() |
Sefih Cinler ve Mü min Cinler (Kar©glanin 03.07.2014 Vaazi) - Baskı Önizleme +- Tunca-Forum (https://tunca-forum.com) +-- Forum: TASAVVUFİ VAAZLAR DİNİ SOHBETLER (https://tunca-forum.com/forumdisplay.php?fid=9) +--- Forum: Başağaçlı Raşit Tunca - Karoglan Hocanın Tasavvuf Sohbetleri Arşivi (https://tunca-forum.com/forumdisplay.php?fid=209) +---- Forum: 2014 Tasavvuf Sohbetleri Arşivi (https://tunca-forum.com/forumdisplay.php?fid=214) +---- Konu Başlığı: Sefih Cinler ve Mü min Cinler (Kar©glanin 03.07.2014 Vaazi) (/showthread.php?tid=1762) |
Sefih Cinler ve Mü min Cinler (Kar©glanin 03.07.2014 Vaazi) - RasitTunca - 07-08-2018 SEFiH CiNLER MÜ MIN CiNLER (Kar©glanin 03 Temmuz 2014 Perşembe Vaazi) أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ , بِسْمِ ﷲِالرَّحْمَنِ اارَّحِيم وَأَنَّهُۥ كَانَ يَقُولُ سَفِيهُنَا عَلَى ٱللَّهِ شَطَطًا وَأَنَّا ظَنَنَّآ أَن لَّن تَقُولَ ٱلْإِنسُ وَٱلْجِنُّ عَلَى ٱللَّهِ كَذِبًا Euzubillahimineşşeytanirracim Bismillahirrahmenirrahim Veennehü kane yeagulu sefihüna alallahi şatata. Ve ennezzananne en len tagulel inse vel cinnu alallahi keziba Sadakallahul azyim. Cin Suresi 4 Euzubillahimineşşeytanirracim Bismillahirrahmenirrahim Muhakkaki onlardan sefih olanlar zümresi Allaha karşi şatatlik yahutta şeytanlik tasliyorlar.(Demek bizim beyinsiz olanımız, Allah hakkında doğruluktan uzak sözler söylüyormuş) Oysa ki biz insanlarin ve cinlerin Allaha yalancilik isnat edemeyceklerini zannederdik.(Şüphesiz biz, insanların ve cinlerin Allah hakkında asla yalan söylemeyeceklerini sanıyorduk.) Sadakallahul azyim. Cin Suresi 4 ve 5. Ayet Allahümme salli ala muhammedin ve eli ve ashabi muhammedin ve ala ashabihi minel cinnil müminin. Yolculugumuza başliyoruz. Cinlerin ömrü bizimlkiler gibi en fazla 100 sene degildir. ki onlardan peygamberimizin ashabindan olanlardan bazilari haala yaşamakdalar ve bunun ispati ve delili bir pil yahut telefon aküsü nasil en iyisi bir hafta on gün süre ile dayanabiliyor ise, o zaman cinler enrjiden oluşan varliklar ve taa musa zamaninda, bir musa ümmetinin kildigi halis namazin sonucunda oluşan, ve dogan bir enerjinin ruhu bu güne kadar gelebilir. nitekim musa zamanindan kalma yildizlar vardir. gökyüzünde o yildizlar demek musa ümmetinin müminlerinin yildizlari demekdir. ve o yildizlar oldugu gibi, bütün kainata o yildizin yaydigi enerjiler, işde o mümin kulun salih amelleridir. ve onlar enerji halinde ruh bulunca, bir mümin cin ruh buldu demekdir. cinlerin ömrü o enrjinin sürekliligine baglidir yani. ve cinlerden sefih olanlar ise bir katilinn öldürürken elinden cikan enerji, öfkesinin oluşturdugu enerji, yine hasid bir insanin hasid bir cin ruhu olur, yine mümin bir kimseninde mümin bir cinni olur, yine onun artiklari ile beslenen cinlerden bazilari öyledirki, onunla gölge gibi birlikte gezerler, o nerde onlarda ordadir. cünkü her an bedeninden kopan hücre parcaciklari toplamakla görevli olanlar vardir. yani insan yenirmi evet cinlerden bazilari insan yerler nasil yerler, insandan ölü hücre olarak atilan hücre parcaciklarini toplayip yerler. daha dünyadayken yemeye başlarlar.cinler bizden bir üst varlik modeli, öyleyse hayvan bizden alt model, biz hayvan kesip yiyoz, buna itimad ediyonda, ey cahil hoca bizden bir üstte olaninda, bizleri yediginemi inanamadin. ahmak işde. Sen ben dalda ermiş bir kirazi elmayi armutu görünce nasil canimiz cekip koparip yer isek bizim yanimzda olan melekler ve cinlerde iylileri iyi amellerle beslnirler yani enerji haline gelmiş amelimizle, kötüleride kötü amellerimizle beslenirler, ayni senin elma koparirken, cit diye gelen seside, sen dahi sanki boynum citladi dersin ve duyarsin, oysaki senin bir amelin ermişdir ve onu yanindaki kiramen katibiyn veya görevli melek veya cin koparip yemişlerdir ve o ermiş amelini bedenlerinde hakka götürürler. şeytanlar dahi neden seni sinirlendirir, neden zina ettirir, neden kötük yaptirir, cünkü kötü enerji ile beslenirler onlarda. işde musa zamanin yildizinin daha hala yaşamasi, ve hayat enerjisinin devam etmesi, o musa zamanindaki bir müminin, yaptigi amelin ,bu gün halen insanlar tarafindan yapiliyor olmasi, o yildizin işiginin devam ettigini ve bize kadar ulaştigini, ve bizimde cocuklarimiza, o salih ameli ögretmemiz demekte: ki o yidizin daha yaşayacagini gösterir. ve yine musain ümmetinin aşure orucunu muhammedin devralmasi demek, o musa yidizinin muhammed ümmeti ayakda oldukca sönmeyecegini göstemekdedir.işde o yildiz muhammede o sünneti ögreten musevinin yildizidir. yine aşure orucu tutuldukca o yidizin işigi bizlere ulaşmaya devam edecek demekdir. yine tirnaklarin peygamberin sünnetine uygun altanarak kesilmesi demekde yine bir musevi yidizinin daha ayakda oldugunu gösterir , yine kabe tavaf edildikce ibrahim yildizinin ayakda olcagi, yine kurban kesildikce ismail yidizinin ayakda olacagi, ve yine safa mervede say yapildikca hacer yildizinin ayakda olcagi, bize nurunu ziyasini göndermeye devam edecegi demek olur. gecen hafta dedigimiz bir manyota lambasinin bir anda cok sert yanip sönmesinden daha ziyade o lambanin sürekli yanmasini saglayarak manyotanin sürekli elektrik üretmesinin saglanmasi daha mühimdir. nitekim peygamberimiz buyurmuşlar amellerin faziletlisi azda olsa devamli olanidir buyurmuşlar. bu hadis bu söylediklerimizi bir cümlede özetlemiş oluyor yani. işde namazin sonundaki saga ve sola selam verilmesinin bir gayeside, aynen elmanin koparilmak için saga ve sola burulmasi gibi, namazimizin salih amel ve salih enerjimizin, hak katina götürebilmesi için, kendimiz bizzat selam verirken koparip, kiramen katibin meleklerine vermiş oluruz yani. onlarin koparmasina hacet kalmadan bizzat kendimiz koparip sunariz. Ve Allahü Teala hazretleri, insani eşrefi mahluk olarak halketmişdir. o yüzden onun bedeninin artiklarida cöp olcak birşey degildir. ve bu yüzden onun bedeni yenilendikce eskilerini toplayan görevliler halketmişdir. ve işde onlarin bazisi enerji boytunu toplar bazisida döküntü hücrelerini bazilarida şeytan ve cinlerden olup, elindeki ekmeginin peynirinin dökülen kirinti lokmarini, veya tavuk yedi artik kemiklerini yiyerek beslenirler.nitekim kurandaki nas suresi bunu ispat eder. O şeytanlardan bazisi insanlardan bazisi cinlerdendir demekle, yine o hücre döküntüsü topliyan mayklarinda hayvanlardanda cinler oldugunu gösterir . cünkü bir üst makam alt makamlari yiyebilir ve meleklerin bizim boyunumuzu koparip yemeleri ,senin benim ekmek elam armut yedigim gibi degildir. bizim salih amellerimizi koparip yerler melekler, yani onlardaki enerji haline döner. yine cinlerden bazilarida bunu yapabilir mümin cinler onlara yakişan amelleride onlar yerler. nitekim bitki bizden alt sinif koparip yiyoruz hayvan bizden altsinif kesip yiyoz, fakat ne melekelri nede cinleri kesip yiyemiyoz cünkü onlar üst makam o zaman demek olurki onlar bizleri yerler. bizden alta iki sinif oldugu gibi bizden üsttede iki sinif var birinci üst sinifda, birisi cinler digeri meleklerdir. nitekim bizim alt seviyemizdeki yaratiliş modeli olan hayvanlar onun altindaki bitkileri yiyor bitkilerde onlarinda altinda olan element ve molekülleri yiyorlar, ve hal böyle olunca meleklerin bizi yedigine şaşmamak lazimdir. ve gecen haftaki sesli vazimizda söyledigmiz adem atamizin 30 zira Oldugunu söylemişiz onu düezltiyorum, bildigimiz birşeyi farkinda olmadan yalniş telaffuz etmişiz, yani adem atamizin boyu 30 zira degil 70 ziradir yani orta parmak ucundan dirsege kadar olan yerin boyuna zira denir ve 70 zirada 31 veya 33 Metre eder.. yani adem atamiz 33 metre kadarmiş yaklaşik olarak. ve göbek cukuruna gelen tükrügün boyunu hesap edin ve onun karisdigi camurdan köpek kadar ve hurma kadar bir parca alinmiş Sünnet olan ameller farzin nurunun daha cok yansimasini saglar dedik, yani nur üstüne nur demek dedik yani. Kutsi hadisdeki kulum bana, farzlarla vaciplerle yaklaşir. nafilelerle (sünnetler,müstehablar mübahlar) dahada yaklaşir hadisi geregince. yani farzlar, mesela ekmek ve yemek ana ögün, amma yemegin ardina yaninda birde baklava yemegin keyfini ziyade eder ve üstüne bir kahve cay dahada lezzetli kilar, birde kahvenin yaninda bir dilim pasata kurabiye, ooooo olur. işde manevi yemeklerde böyledir farzlar ana menü, karin doyurmak için şart olan, sünnetler onun lezzetini ve bereketini dahada ziyade edenler, ve vacipler, sünnetler ,nafileler ve sonra müstehablar, derken sonra mübahlar böylece tam bir ziyafet olmuş olur. en ziyadesi mübahlarida icine alan taat ve ibadetlerdir. nedir mübah olan mesela evlenmek sünnet ve sünnet olan evlenminin sonunda hanimi ile ister yemek yersin istersen zikir cekersin istersende helal yoldan zifaf edip cima edersin. bunlar helal dairede senin secimine birakilmiş olanlar .yani mesela ögleyln öglen namazi gibi,her gün güneş tam tepeye gelip ondan sonrada tepeyi 45 dakika aşinca kilinmasi mecbur olan bir ibadet degildir. yani ne zman müsaitsen ve istek sahibi isen o zaman birlikte yiyip icebilir yahut cima edebilirsin. yani ne oldu farzlari yaptin vacibleride yaptin onlarda ibadet sonra sünnetlerede uydun ve sonra müstehab olan yani sevap kazandiran işler mesala namazdan sonra bir kediye su verdin, yine bir kuşa yem verdin müstehabdir. yani sana sevap kazandirir, amma sonra mübah olup senin evlenince yapman gereken görevin olan haniminla başbaşa olma hali zifaf ve cima hali senin zamansiz olarak sevap ve hayir kazandigin, fakat bu gün terkettin diye sana günah yazilmayan, amma tamamen terkedilmesine cevaz olmayan ibadet hükmündeki amellerdir.yemk icmekde böyledir. Herbirisi bir el lambasinin bir pilli veya iki pilli veya üc pilli veya birde mercek camli gibi dahada ziyade daha fazla süre işik vermesi için gerekli olanlardir. ziyade sevab kazanmamiza sebeb olur, ve sevaplarda enerji halini alinca, onlar kainatin sebebi halki olan, iki cihanin güneşinde nur ve ziya olarak toplanirlar cünkü biz babamizdan ögrendikse o sünneti yada farzi, oda babasidan, oda babasindan dedesinden, derken en son muhammedden ve ögrendik, öyleyse sen bir sübhanallah dedin, bir sevap sana yazilir ise, bir sevapda onu ögrendigin babana, bir sevapda oun ögrendigi dedene, ondan, ondan sonra, derken, ve en başta muhammede sevap yazilir öyleyse bu güneşin batmasi mümkünmüdür diyeceksin, cünkü her mümin o güneşde bir cira olur, veyatemsili misal bir litre benzin de o katiyordur güneşin deposuna. o zaman, muhamedinde ibrahimden musadan rivayet olup ona bak bunlar musanin farzi sünnetidir diye kuranda ögretilen ibadetleri vardir, oda onlari yaptigi ve bizede ögrtetgi için onlarin cirasini yakar, ve öyle olunca bütün sema ILDIZLI BÖCE veya GECE gibi olur . yani yildizli gece gibi olur ve böylece, yeryüzünde Allah diyen oldukca bu kainat yok edilmeyip kiyamet kopmaz .amma rabbimizin bir başka muradi olursa o istisnadir, DILERSE YOK EDER. ve eger kuran yeryüzünden kalkarsa, kuran sünnet unutulursa, ve böylece insanlarin bir tahiyati kalirsa yani, bir miktar yaratani oturup düşünmeleri, yine kopmaz amma sonunda medinede bir tane imanli coban kalir ve en sonunda oda yüzüstü düşüp vefat eder, ve ve kiyamet kopar dedi muhammed mustafa. hal böyle olunca Allah eger akillardan kurani alirs, sünnetde gider, ve böylece güneşin eneerjisi olan ibadetler unutulur, ve allahsizlar yeryüzünü doldurur,ve semayi kara bulutlar kaplar, ve güneşin cirasini yakan olmayinca, oda diger yildizlarin cirasini yakamaz, ve yidizlar söndrülür ayeti tahakkuk eder. Yürü dünya yürü sonun virandir Bin yilindan sonrasi Ahirzamandir. Dinde evlenmek sünnet amma nikah farzdir,yani sünnet olan bir anlaşmanin anlaşma akti farzdir yani. yani yine irregular forum yani öglen namazi farz fakat muhammed ona sünnetler eklemiş. fakat burada muhammedin yaptigi bir sünnete cenabi mevla ek yapip evlenmekde nikahi farz kilmiş, yani adwerb veya irregular form. yani hal öyle olunca boşanmakla muhammedin sünnetini terk, Allahin da farzini terketmiş olursun. fakat mübah olan terk olmasi, yani gecinemiyorsan boşanirsin amma, cenabi mevlanin sevmedigi bir ameldir denir, yoksa farzin terki kaza gerektirir, amma burda ibadetin hükmü sünnet oldugu için, fakat sadece akdi farz oldugundan kazasi gerekmez. bunu kainatin haritasi insan bedeninde misali şöyle olmasi lazim: yani asli hükmü sünnet yapabilirsinde yapmayabilirsinde, bedende olabilirde olmayabilirde, olmasi elzem olan, amma gerektiginde alinmasida mübah ve lezem olan bir yer. biraz tefekkür edin ( -.- ) ( -.- ) ( -.- ) hemen dank etti degilmi ( -.- ) bademcik dürresi, yani vücuta olmasi elzem, mikroplari önler, amma eger hasta olduysa, başka azalarida hasta ediyorsa, alinmasi elzem olur bu seferde yani. velhasil evlilik ve nikah ibadetinin bedendeki merkezi bademcik dürresidir. ve bademick hastaligi cok gecirenlerin evlilikleri hep catirdili cuturudulu olur. ha koptu ha kopcak, bademciginizin sagligina kavuşmasi evlilliginizinde saglam olmasini saglar velhasil kelam.Boşanma kazasi gerekmeyen farzin terki demek yani: bademcik alininca bir daha geri gelmez iadesi yok yani. Aleviler derki gusl abdesti için: neren battiysa orani yikarsin, yani bir sepet elmanin icinde, biri cürükse, onu cikarir atarsin, diger elmalar saglamdir. o yüzden cünüp kimse için gusl gerekmez sadece abdest ve tenasül uzvunun yikanmasi yeterlidir derler. Evet fikir dogru amma ne dedik evlilk sünnet, nikah farz, o halde nikah olmadan birleşmek zina ve haram oluyorsa ne dmek olur bu gusl icab eden halde gusl edilmesi farz olanibadet cima mübah gusl farz . yani deminki dedigmizin tam tersi bu seferd.e hadi bir daha tefekkür edin burasi neresi, o zaman birazinin alinmasi bütün bedeni kurtariyor demek olur. burasida daha dogrusu kalemin ucu acilir tamaminin ciplak olmasi kalemin kirilmasina sebeb olur. yani bitkilerden örnek ici yenen dişi yenmeyen ve veya dişi yenen ici yenmeyen gibidir onlardaki misalide.yani kainatin hepsi biribiryle uyumludur.yani siz diyorsunuzki ici yenen yiyecek için hayir dişini yiyelim, dişi yenen icinde icini yiyeeim demek olmazmi diyecksiniz. mesala elma dişi yenen yiyecek amma elmaninn kabugunu soyarda yersin yani bütün kabugunu soyman lazim degilmi yine portakal göbegi yenen yiyecek cekirdegi yenmez, yine karpuz ici yenen, dişi yenmiyen. hadi karpuzu soymadan ye, yahut kavun. yani ici farzken : sen, yünmek farzken yani gusl ici farz demek yani göbegi yenen karpuz gibi sen onun kabugunu yemeycen icini yiyecen, neden cünkü dişi evlilk ,evlilik sünnet amma, cimada mübah , amma gusl farz. icininde ici yenen ceviz gib. birinci kabuk i tetir onun icinde agac kabuk, onunda icinde yine bir sir daha, onunda icinde öz yani ynen kisim.icininde icinde ici veya icinin ici yenen bitki. ibadetler böyledir biraz tefekkür etmek lazim, neden nicin demek güzel amma, Allah öyle dediyse öyledir, ikinci bir şik olmaz, senin aklin buna yatmadi diye bunu degiştiremeyiz yani. ve birazinin alinmasi bütün vücudu kurtarir veya kalemin yazmasi için, ucunun acilmasi lazimdir o yüzden pipiden kestirmek sünnet olmak sünneti müekkeddir. muhammed sünnetli dogdugu için müslümanin diyen birnin hemen yapmasi gereken ve, hic terketmeyecergi, bir defa yapinca tamamdir. terki yok artik, yani sünneti müekkedddir. terki olmayan sünnet diyorlarki sünneti müekked terkedilebilen sünnet, gayri müekked terkedilemeyen, gayrsi olmayan sünnet.!!!!! hayir tam tersidir sünneti müekked demek teyid edilmiş sünnet, bizzat rabbimizce teyid edilmiş desteklenmiş sünnet, gayri müekked demek ise muhammedi sünnet, yani teyid edilmemiş sünnet, yapilabilir terkedilebilir demekdir. birazda ramazan oldugu için oruc bahsjne girip bitirelim vaazi. krem sürmek caiz degil igne vurunmak caiz degil diyorlar dikkaaat !!! bre ahmak eger insanlardan bazilari hasta ise ve oruc tutmaycak durumda ise iyi olasiya orucunu tumaz iyi olursa kaza eder demek ne demek. ve kainati alemin haritasi insan bedeni ise, mesela benim kolumda ve ayagimda nasir oluşdu, dirsegimde bilgisayar masasina dayanmakdan dirsegimde nasir var, ve ben bugün elledim kötü olmuş iyice kurumuş, dahada kurursa yarilcak kanaycak ve abdest tutmaycak sonra, o zaman kainati alemin haritasi insan bedeniyse bu demek olur, bazi insanlar bu sene hasta ve oruc tutamaycaklar, ve onlarin oruc tutmamasi demek benim oraya krem sürdügümde onlar hücreler ilaclarini aldi demek olur yani o hücrelere vitamin gitdi. onlar yedi demek olur, ve onlarin orucu yemesi o hücrelerin orucu yemiş olmalari bütün bedenin oruc olmasina engel degildir. anladinmi ahmak hoca. yani 10 kişi oruc tutmuyor müslümanlardan diye, müslümanlar oruc tutmamali veya tutmuyor hükmümü verilir.hasta olanin tutmamasi evladir zaten, yani seferdeki insanin namazi iki kilmasi evla oldugu gibi. yoksa ilac alan birinin hap alan veya igne vurunan biriinde oruc tutmasi mümkündür. yani şeker hastalrinin da tutmasi caizdir, ilcalarini alabilirler, ne hap ne igne ne krem orucu bozmaz. bizathi onun yildizinda bazi kimselerin oruc tutamayacaK DERECEDE HASTA OLDUKLARI DEMEK OLUR VE ONLAR HASTA ISE SEN SAGLAM YERINE ORUC TUTTUR YANI EN KÖTÜ IHTIMAL veled orucu en azindan ögleye kadar, yani ramazani ihmal etme, yani giden ramazan geri gelmez, giden gün gecmişdir, her ne kadar her sene ramazan gelsede verilen nefes ömürden eksiltir geri nefes ALDIN DIYE ÖMRÜNE ÖMÜR KATMADIN SADECE NEFESLERINI TÜKETIYORSUN GERI DÖNÜŞÜM YOK YANI YANI ÖMÜR kum saati gibi bir TARAFI BITINCE BIR TARAFINA CEVRILMEZ, ÖLDÜN BITTI YANI. SADECE EINBAHN STARAßE YANI TEK YÖN YOL GERI DÖNÜş YOK YANI SANA YENIDEN ÖMÜR KAZANDIRMAZ. ve Ramazanin her sene geliyor olmasi onun kazasi oldugunu gösterir. yani yerine yenisini tutmak kaza etmek kafidir. burasi neresidir o zaman bedende, orada sac sakal gibidir. kesersin kökü sendedir tekrar uzar tirnakda böyledir, yani namazida orucuda kaza edebilirsin kabuldür. amma eger kökünden koptuysa ve kel oldunsa o zaman iadesi yok. yani onlarda demek olurki hasta olupda ramazan oruclarini ve namazlarini bir daha kaza edilcek kadar iyi olmadan yaşayan, ve ve sonra ölenler demek olur, velhasil kelam. yani herkes veya ekserisi insanlarin sekarata düşe, yani ölüm döşegine, ve sekeratta on gün, beş gün, bir gün kalabilir, ve sonra ölür. bu demek olurki saglikli insanda, günde 100 sac teli kopar, yani herkes veya ekseriyat, en son namazlarini kilmadan gidebilir, bazisinada ramazan denk gelirse oucuda tutamaz yani. Rabbim müminleri tefekkür ehlinden veya tefekkür ehlini sevenlerden veya tefekkür edenleri dinliyenlerden veya okuyanlardan eylesin. Amiyn elfatiha maassalavat Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca Schrems, 04.07.2014 Cuma Original Kar©glan |